Neden olmasın!
Geride kalan bir çift sezonun teknik komutanları Sergen Yalçın’ı Beşiktaş’a, Erol Bulut’u Fenerbahçe’ye nikahlayıp, deneyimsiz Çağdaş Atan’a işbaşı yaptıran Hasan Çavuşoğlu’nun Aytemiz Alanyaspor’u, yeni futbol mevsimine merhaba denirken koskoca bir soru işaretiydi. Yabancı kontenjanındaki yüksek kalibreli aslarıyla yollarını ayıran Turuncu-Yeşilliler, pandemi ağırlığını da taşıyan Süper Lig’le baş edebilecek miydi!..
Çağdaş Atan’ı Milenyum başlangıcında, daha Altay’lı yıllarından, futbolculuğundan beri takip ederiz. Maçlarına tam yoğun, seri, atak, zeki, çalışkan, disiplinli, tümünün üstünde üstün karakterli bir futbol aktörüydü. Teknik adam düzleminde de bu çizgisinden sapmadı. İkinci adam konumunda çalıştığı kulüplere de, hiç ucuzluğa kaçmadan hizmet etti. Futbol pratiğine, deneyim ve birikimler de katarak gelişim sergiledi. Alanyaspor firmamızın teknik komutası, Atan için harika bir fırsat oldu.
Sağlam iskeletli bir kadro yapısına sahip olduğunun bilincindeydi ki, Bareiro, Babacar, Davidson, Moubandje gibi dinamik yabancıların yanı sıra, Fatih Aksoy, Berkan Kutlu gibi gelişim sürecindeki yerli yeteneklerin transferleri elini hayli rahatlattı.
Emircan Altıntaş’tan, Mustafa Pektemek’e kadar tüm futbolcularını hazırlık maçlarında test etti ve yüksek verim aldı. Fizik, kondisyon yüklemeleri, ekip kaynaşması ile hazırladığı ekip yeni sezonu, Sivas ve Kayseri önünde bir çift galibiyetle açarak puslu havayı dağıttı.
Şimdi ilk kez Avrupa serüveninde sahne alacağız, her sonuca hazırlık olmalıyız. Rosenborg çok formda, Norveç Futbolu’nun en etkili ekiplerinden, müthiş fizik ve havalı futbolu karşısında direncimizden ödün vermeyip, gollü reaksiyon gösterebilirsek tarihi bir zafere imza atabiliriz.
Gelelim iç hatlardaki son Kayserispor maçımıza. İstatistik platformunda Kayserispor, bizi rahatsız etmeyecek takım siluetindeydi. Oba’daki son lig maçlarımızda Kayseri’yi 5’leyip uğurluyorduk. Kulaklarını çınlatalım, Junior Fernandes’imiz bile tek başına Kayseri ağlarını 4 kez havalandırmıştı!.. Fakat bu Kayseri, hallaç pamuğu gibi savurduğumuz eski sezonların Kayseri’si değildi, maçın özellikle ilk 45’inde bizi hayli sıkıştırdı, hatta 90 dakikanın bazı kesitlerinde kalemizi bunalttı. 2-0’lık galibiyet gerçekten çok önemlidir ki, bu Kayseri ligde çok takımın canını yakar.
Şimdi Kayserispor karşısında sahne alan futbolcularımızın performanslarına büyüteç tutuyoruz;
Marafona: Kalemiz emin ellerde. Marafona, ilk Sivas maçından daha bariz, rakip hücumcuların tehdidine maruz kaldı. Meşin yuvarlağı, mükemmel çıkışlarla havada elleriyde eriten Marafona; Kanga, Lopes, Hasan Hüseyin, Muğdat ve İlhan Parlak’ın gol vuruşlarını da uzaklaştırarak kalesinde devleşti.
Juanfran: Çizgide sıkışıp kalmadı. Efecan’a, Salih’e, Bakesatas’a ve rakip ceza sahasına sıkça sarktı, takımın akışkan futboluna önemli katkı verdi. Fakat bu ileri çıkışlarda Kayseri’nin kanat oyuncularını da ihmal etmemeliydi.
Caulker: Sivas’ta olduğu gibi Kayseri önünde de varını yoğunu ortaya koydu. Defans bloğumuzun temel direği Caulker’a, Rosenborg maçında çok iş düşecek. Norveç’te turun kaderini belirleyecek birkaç isimden biri.
Tzavellas: Her takımın sahip olmak istediği bir defans prototipi. Kademede yer tutuşları, araya atılan topları kesişleri, duran toplarda rakip kalede gol arayışları ve hatta cesurca şutlarına Kayseri maçında da tanık olduk. Tıpkı 52. dakikada, Salih Uçan’dan beklenen frikik atışında, topun kale direğini yaladığı sürpriz vuruşu gibi…
Moubandje: Hatıralarımızın en taze portrelerinden NSakala - Fernandes bileşimi bir stile sahip, özellikle de NSakala. Mücadeleci, seri, temiz bir futbol oynuyor, savunmamızın sol kanadına dinamizm kattı. Moubandje, boy gösterdiği kulvarda Kayseri kanat oyuncularını etkisizleştirirken, sert krampon ve kafa darbelerine de maruz kaldı ki, başına sarılan file bandaj maçın dramatik hatırasıydı.
Fatih Aksoy: Tam bir Süper Lig topçusu, her an oyunun içinde görünme çabasında. Orta sahada defans-ofans arasında med-cezir halinde. Yerini 72’de Ceyhun Gülselam’a bırakana kadar gayretiyle takdir ettik, daha iyi olacak.
Salih Uçan: İlk 45’de Efecan’la oyunu çözmek için didişti, gereksiz aceleciliği, beraberinde pas hatalarına da neden oldu. Dakikalar ilerledikçe açıldı ve kalitesini ortaya koydu. İkinci yarının hemen başında, uzattığı uzun pasla Davidson’u golle burun buruna getirdi. Top direk yerine ağlarla buluşsa, haftanın asisti seçilirdi bu gol vuruşu.
Efecan Karaca: Pandemi liginde Efecan, efektif futboluyla dolar gibi yükselişte!.. Sahada piston fuleleriyle, toplu topsuz ileri geri çalıştı durdu. Efe’nin cansiperane mücadelesini ayakta alkışlamayanımız var mı!.. Süper Lig’imize, ‘süper’ dedirten bir avuç yerli süper krampondan biridir ki Efecan, bu 90 dakikada da acımasızca tekmelendi. Markajındaki en vicdanlı rakipleri bile, topla dikine seri driplinglerinde Efecan’ımızı obstrüksiyon (engelleme) faulleriyle durdurabildi.
Bakesetas: Yunan Milli Takımı’nın yıldızı, bu maçta da kapasitesinin yüzde 60’larında kaldı. Kayseri kalesini yoklarken de top ayağına oturmadı, dengesiz vuruşlar yaptı. Bakesetas, Alanyaspor ilk onbirinin demirbaş aktörü, form tuttukça oyuna ağırlığını koyacak, atacak, attıracak.
Davidson: Sivas maçının aksine, bu kez rakip kaleye çok yaklaşamadı, genelde kanat ortalarıyla asistik rol üstlendi. Ofansta en etkili olduğu an, ilk yarının son anlarında çıkardığı şutla kaleyi yoklamasıydı. Meşin yuvarlakla tazı gibi akıyor, maksimal efor sarfediyor, tam bir takım oyuncusu, isabetli bir transfer olduğunu bu 90 dakikada da belgeledi.
Bareiro: Toplu da topsuz oyuna hükmetti, maça damgasını vurdu. Aynı anda dört kişinin markaj ettiği öyle enstantaneler yaşattı ki, şaştık kaldık. Organize gol yolları tıkanmışken, Lopes, Attamah, Kolovetsios, Yasir Subaşı ve Ackah’ın betonlaştırdığı Kayseri savunma duvarını, karambollerde aştı, ani kaçışlarla kendine boş alanlar parselledi. Kaleci Lung’dan seken iki topta öyle yerinde bitti, öyle klas bitirici son vuruşları yaptı ki ‘İşte golcü’ dedirtti. Gol atamadığı Sivas maçının ardından, Bereiro 20 gol barajını aşar demiştik, bu söylemimizi daha inançlı yineliyoruz.
Çağdaş Atan’ın ikinci yarıda oyuna sürdüğü Ceyhun Gülselam’ın her daim süper lig topçusu olduğunu gözlemledik, Babacar’ın Wagner Love stilinde gol pası için yanıp tutuştuğuna tanık olduk. Efkan standart üstü, Berkan ve Mustafa Pektemek kendilerini gösterecek süre alamadılar.
Alanyaspor’umuz şimdi Avrupa kantarına çıkıyor. Rosenborg, Kuzey Avrupa Futbolu’nun fiziğe dayalı sert savunma yapısına sahip. Rakip kalenin kilidini kırabilecek Efecan, Salih, Bakasetas, Davidson, Babacar ve özellikle Bareiro gibi yıldız kramponlara sahibiz. Norveç’ten turlayıp dönebilir miyiz? Neden olmasın!..