Pazarlama günlük hayatın bir parçası ve her anımızda var demiştik başlarken. 
Gerçek hayatta  her insanın olduğu gibi pazarlamanın da kendine ait günahları var. Bunlara götüren yanlışları belirleyenler de yine insanlar. Pazarlama yanlışları direk olarak müşteriyle muhatap oluyor.  Bir bakalım o zaman biz hangi faaliyetlerimizi yanlış yapıyor ve müşterilerimizi kaçırıyoruz?
Hayatta kalmak için paraya ve para için de satışa ihtiyacımız olduğu doğru. İşler dönmek zorunda, haklısınız. Ama, bunun için yapılan aktivitelerle tüketiciyi, bizi satın alacak insanları kaçırmaya gerek var mı?  Kendinizi onların yerine koyun. Her mecradan “beni satın al” diye bas bas bağırmak kadar sinir bozucu bir davranış olur muydu? Markanızı seven insan, zaten alışveriş   yaparken sizi tercih edecektir.  Daha çok satmak için her yerden tüketici karşısına çıkmak, müşteri gözünde can sıkıcılıkla ilişkilendirilecektir.
İkinci büyük yanlışımız ise online veya mobil konusunda var olamamak. Yahu, herkesin  ömrü telefonlarda ve tabletlerde geçerken, ne demek yani mobil olmamak. Tüketici iletişime geçerken zorlanacaksa neden daha kolay alternatifleri seçmek yerine fazladan çaba harcasın. Sevgili değilsiniz ki  kaçan kovalasın stratejisi uygulayasınız.
Kendinize sık sık bakıp sorguluyor musunuz? Biz neyi eksik yapıyoruz gibi olumsuz sorular da olabilir, neden bizi tercih ediyorlar gibi pozitif sorular da.  Kısaca iyi veya kötü bütün çalışmalarınızı ve kendinizi analiz ediyor musunuz? Sonuçları takip etmeden, gelişine pazarlama yapmamak lazım.
Halk arasında gelenekselleşmiş bir söz vardır ya “Kendi kendine konuşana deli derler” diye. Markanız ne durumda? Tek yönlü hep sizin anlattığınız bir içerik planlamanız mı var? İletişim diyemiyorum, çünkü karşılıklı etkileşim yoksa ortada, sadece anlattığınız bir içerik paylaşımı var demektir. Sırf kendinizi anlatmanız biraz dayatmasal gelip kaçırabilir hedeflediğiniz kitleyi.  Çok sıkıcı olmadan söz hakkı da vermek gerekir zaten düşünürsek.
Şimdi düşünün bakalım kendi günahlarınızı. Sorgulayın; ama reddetmeyin. Hatta ara ara şunu sorun kendinize “Bugün markam için ne günah işledim?” 
Başarılarla dolu pazarlama cennetinde görüşmek üzere…