Bugün özel bir gün. Tüm mesleklerin mimarı olan öğretmenlerimizin günü bugün. Kutsal mesleği icra edenlerin günü Türkiye’de 1981 yılından itibaren kutlanmaya başlamış. Oysa dünya genelinde bu gün 5 Ekim olarak bilinir. Türkiye’de bu tarihin 24 Kasım olarak belirlenmesi ise elbette tesadüf değildir. 1928, 24 Kasım’da açılan Millet Mektebi’nde kimseyi ayırmaksızın yeni harflerle okuma yazma öğretilmiştir. Mustafa Kemal Atatürk'ün 100. doğum yıl dönümü olan 1981 yılında "başöğretmen" oluşunun yıldönümünde ülke çapında Öğretmenler Günü kutlanmasına karar verildi .
Bu özel günde tüm öğretmenlerimizin gününü kutluyorum .Ülke ve insanlık adına büyük işlere imza atan öğretmenler bu yıl önemli bir sınavın içerisinde bulurken kendini onlara kolaylıklar dilemeden diğer konuya geçmek istemiyorum.
Okul ve öğretmen bir kalıbın içine sığamaz diye düşünüyorum. Mektep ve ya okul bir bina veya yapıdan ibaret değildir. Yükü tümüyle öğretmenlerin sırtına atmak ise vicdandan kenardır.
Eğitim sıfır yaştan ibarettir, çok duyduk. Ne yazık ki bazı konularda sadece geriye doğru gitmekteyiz. Biliyorum, yaklaşık üç bin yıl önce yaşamış Aristoteles de gençlerden, yeni kuşaktan şikayet etmişti. Binlerce bilim insanı, yazar ve düşünür de kendi zamanının gençlerinden yakınıp durmuştur.
Burada bir parantez açıyorum, mesele gençlerde mi yoksa onları eğiten büyüklerde mi? Dinlemeyen, sabırsız ve hayatını tv kanallararının gündüz kuşağına adamış anneler, hiçbir zaman vakti olmayan babalar mı suçlu?
Okumaktan, okuduğunu anlamaktan, anladığını anlatmaktan biraz uzak bir toplumuz. Sohbetlerimizi gözden geçirelim. Ve… haklıyı, haksızı ayıralım. Bir ressam çizimini nasıl titizlikle tamamlıyorsa, bir heykeltraş eserine nasıl şekil veriyorsa , bir sarraf altına nasıl işliyorsa insana değer katan, onu özel kılan yine insanın kendisidir. Genetik kodlar önemli, evet ama bu her şey demek değildir.
Utopik Hayaller değil, ama bazı şeyleri öğrenmenin zamanı gelmedi mi? İçtenlikle ‘’nasılsın’’ soranınız var mı? Tüm annelerin beklediği iki tatlı kelime ‘’eline sağlık ‘’ demek zor mu? Peki , kuruca bir teşekkür etmek?
Eğitim her zaman matematik, çarpım tablosu değildir. Tabii ki, bilim ve ilim olmadan olmaz ama insani davranışlar eğitimin önemli parçası değil midir? Gerisi nedir, diye sorarsanız eğer , yaşamın bir parçası gereksinimdir derim...