Son aylarda CHP'de il başkanı kim olacak? kim kimi destekliyor? kimin karşısında kim bayrak sallayacak? soruları gerek kulisler, gerekse delegeler arasında merak konusuydu. Nihayet geçen Pazar günü Antalya’da ya da Kayseri'de dananın kuyruğu koptu.
Kayseri nereden çıktı? diyenler için sayın Muhittin Böcek'in tribünden keyifle maç izlediğini anımsatmakta yarar var. Zîra Türkiye'nin en büyük şehirlerinden biri Antalya’da, Antalya'nın iktidarının kongresi var ama orkestra şefi sayın Böcek yok. Çünkü deplasmanı tercih etti. Aynı gün İstanbul İl kongresinde, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İstanbul'un orkestra şefi Ekrem İmamoğlu kongreyi izleyenler arasında yer aldı. (Halbu ki sayın İmamoğlu yine tatilde de olabilirdi ama o bile gitmemiş)
Nusret Bayar'ın özellikle 4 (dört) bölge söylemi Ümit Uysal'dan aldığı desteğin ötesinde kendisine olan ilgiyi artırdı. Özellikle Alanya gibi yüksek seçmen kitlesine sahip lakin milletvekilliği sıralamasında neredeyse yok hükmünde olan bir kentte.
Dönelim Antalya'da bir yıl önceye. Aday adaylığı sürecinde Ahmet Kumbul, Muhittin Böcek'in yerine Ümit Uysal'ın aday olması için uğraştı ve sancılı bir süreç geçirdi. Kumbul bu dönemde ilçe örgütleri, meclis üyeleri, seçmen Böcek ve Kumbul arasında sıkışıp kalmıştı. Bakıldı ki kimseye fayda yok zorunlu aşk misali uzlaştılar. Tabi bu uzlaşının etkisiyle seçimin kolay geçeceğini düşünen Kumbul, eski dostu Muratpaşa Belediye Başkanı Ümit Uysal'ın hem desteğini kaybetti hem de karşısına ciddi bir aday çıkmasına vesile oldu. Hal böyleyken bu kez söylemler dörtlü başlayan kongrenin sonuna doğru Kumbul ve Nusret Bayar arasında geçeceği yönündeydi. Kongre öncesinde örgüt ziyaretlerinde durum Bayar'ın lehine dönmeye başlamıştı ki; kongre salonunda durum konuşmalarda netleşti. Özellikle tabanın rahatsızlık duyduğu büyükşehirde tahayyül edilen kritik değişikliklerin yapılmamış olmasını isim vererek eleştiren Bayar 'artık eski koorinatörden icazet alma dönemi bitmeli' diyerek büyük destek aldı. Tabi ki burada bir taraftan delegeyi etkileme diğer taraftan gözdağı vardı.
Nihayetinde istediği mesajı verdi ve umduğunu aldı. Alanya'dan kongreye giden 47 delegeden muhtemelen 38 - 40 'ın desteğini net aldı. Tabi bu desteği almayı hem kendi doğru stratejisi hem de rakibi Kumbul'lun Alanya'yı neredeyse gözardı etmesi sayesinde başardı. Kumbul'un sadece Can Baysal'a yönetimde yer verip kurultay delegeliği için önerilen Alanya'yı temsil edecek hiç kimseye listesinden yer vermemesi, kendisine nereden baksanız 15 oy kaybettirmiştir. Diğer taraftan Bayar ise hem yönetime Mehmet Can Karagöz'ü aldı hem de İlçe Başkanı Coşkun Karadağ ve muhalefetin desteğini alacak Şengül Yeşildal'ı kurultay delegesi yazarak hanesine puan kaydetti. E tabiki bir çok denklemin sonunda Bayar kazanmasını bildi. Peki diğer kazanan Uysal mı? yoksa Böcek mi? oldu. Ya da böyle olmasına zemin hazırlamak yerine uzlaşı kültürü mü harekete geçilecek. Siyasi partilerde teşkilat/örgüt kavramı önemli. Hatta yeri gelir seçilmiş belediye başkanından daha önemli olur. Antalya’da kazanmış örgüt mü galip gelir? yoksa belediye yönetimi mi? bilinmez. Değişimler olursa bu uzlaşıya işaret. Aksi olursa "ben örgütü saymıyorum" şeklinde değerlendirilir. Malumunuz şimdiye kadar ne Alanya'da? ne de Antalya genelinde radikal değişiklik olmadı. Fakat değerlendirmem o ki haftaya kadar belki bu değişim işleri Alanya'dan başlar.
Tabi tüm bunlar kongre yerine deplasman tercihini haklı göstermez, hele ki öncesinde gerçekten taraf olunmadıysa.