İnsan yaşamına yoldaş olsun diye evlenirken nasıl oluyor da bir süre sonra aynı evde iki yabancı haline dönüşüyorlar?
Bütün evlilikler için geçerli değil elbette, söz konusu olan bir süre sonra iletişimleri azalan, birlikte vakit geçirmeyen, sürekli didişen hatta ayrı uyumaya başlayan çiftler. Üstelik görücü usulü veya aşk evliliği fark etmiyor. Birbirlerini ölümüne severek belki ailelerine karşı gelerek evlenen çiftlerde de durum bu şekilde olabiliyor. Sorun sevgi/aşk eksikliği de değil. Sorun belki de ilişkilerine yatırım yapmaktan vazgeçmeleri; ilişkilerini kendi haline bırakmaları.
Evlilikle atılan imza ile birlikte her şeyin her zaman muazzam bir şekilde ilerleyeceği, 'nasıl olsa artık evliyiz.' düşüncesi büyük yanılgılara sebep olabiliyor. Şuna benziyor aslında; çok istediğiniz bir çiçek var, sonunda ona kavuşuyorsunuz, büyük bir özenle saksıya yerleştiriyorsunuz, bir hevesle ilk zamanlar suyunu bakımını eksik etmiyorsunuz. Bir süre sonra ise hevesinizi almanın etkisiyle çiçeği bir kenarda unutuyorsunuz o da kurumaya mahkum oluyor.
Evliliği de bu şekilde düşünebiliriz; yıllardır hayalini kuruyorsunuz, beklentileriniz var evliliğe, eşinize dair. Sonunda ona kavuşuyorsunuz. Zevkinize göre törenler, eğlenceler düzenliyorsunuz. Aynı eve girdikten sonra, hayalinize ulaştıktan sonra ise yavaş yavaş o ilk heyecan azalıyor. Hayata 'SONUÇ ODAKLI' yaklaşan kişilerde süreç büyük olasılıkla bu şekilde ilerliyor.
Evren her şey ilgi ister aslında; bir ağaç, çiçekler, arabanız, eviniz, saçlarınız, mesleğiniz, dostlarınız, aileniz... En önemlisi kendiniz.
Düşünün kimse sizin varlığınızın farkında değil, arayıp soran yok, yolda görüp selam veren yok... İstisnai durumları bir kenara bırakıyorum (örneğin bazı kişilik yapılanmalarında ilgi azlığı kişi üzerinde olumlu etki yaratabilmekte.)
Ne kadar kötü hissedersiniz kendinizi; hiçmiş gibi, yokmuş gibi... Bu nedenle sahip olduğunuz ilişkinin/evliliğin varlığını sürdürebilmesi için özen göstermeniz, ilk günkü gibi ilgilenmeniz gerekir. Evliliğin aşkı öldürdüğü gibi klişelere hiçbir zaman inanmadım ama evliliğe gereğinden fazla anlam yükleyip sonrasında hayal kırıklığı yaşandığına özellikle bir uzman olarak çok şahit oldum. Asıl anlam yüklenmesi gereken evlilik değil, hayatınızdaki kişi ve ilişkinin niteliği. Evlilik ise yalnızca ilişkinin resmileşmesi.
İlişkinizden ilgiyi ve saygıyı eksik etmeyin, birbirinizi duygusal olarak beslemeyi ihmal etmeyin; aşkı evlilik değil ilgisizlik öldürür, bunu unutmayın;)