Hizmet aşkı

Abone Ol

İnsan olmak, yaratılmışların en şereflisi olmak beraberinde sorumluluk getirir. Sorumluluğun gereği diğer canlılara ve hatta cansız varlıklara dahi hizmet etmek ulvi bir görevdir. Hizmet başkasının derdiyle dertlenmek, yardım etmek ancak hakiki manada olursa kıymetlidir. Herhangi bir menfaat karşılığı yapılan işler ticaret kapsamında değerlendirilir. Hizmet karşılıksız olmalıdır, fedakârlık gerektirir.
Toplumda hizmet ehli insanlar her daim vardır. Çoğunlukla isimsiz kahramanlardır, yaptıklarını gizlerler, övülmeyi alkışlanmayı sevmezler. Hakiki anlamda hizmetin doğasında olan da budur. Erenlerin Hakka ulaşma yolculuğunda aldıkları tavsiye hep halka hizmet olmuştur. Kâmil bir insanın siyasetteki bir kişiye “Halka hizmet Hakka hizmettir” dediği malumdur.
Çoğu zaman yaptığımız gibi “hizmet” kavramının da maalesef içini boşaltıp gayesinden kopardık. Karşılıksız yapılan iyiliklerin anlamı bir anda toplumları etkilemek ve taraftar toplamak için kullanılan bir slogana dönüştü. Öncelikle bu erdemli eylemi diline sakız gibi dolayan erdemsiz insanların çoğalması ve yaygınlaşması benimsenir oldu. Bu ise kaçınılmaz bir sonuçtu. Hizmet iddiasında olan insanın bir defa benliğinden geçmesi, kendi çıkarını, menfaatini gözetmemesi lazımdı. Sözde, önce vatan millet olsa da çoğunlukla kuru bir hamasetten öte gidemedik. Hakiki manada erdemli, hizmet ehli insan göründüğünden daha olgundur ve karakter sahibidir.
Modern dünyanın, gelişmiş toplumların çok fazla satın almadığı hizmet kavramı bizim gibi doğu toplumlarında kötü niyetliler için çok kullanışlı bir argümandır. Algı ile PR ile yönlendirilen özellikle de düşündürülmeyen kalabalıklara süslü laflar ile propaganda yapmak çok kolaydır. Kutsalı olan toplumların, “hizmet” kavramına bir de “dava” sözcüğünü de ekleyerek sömürülmesi hiç zor değildir.
Hizmet aşkı ile yanıp tutuşan dava adamlarının kısa zamanda servet sahibi olmaları gözler önünde olsa bile, sorgulamayan, araştırmayan ve düşünmeyen cahil kesimleri ikna etmek kolaydır. Çünkü bu seçilmiş figürlerin bir arka planı vardır ve onların oluşturduğu dalkavuklar ordusu bu insanları ikna etmek için çalışır. “Şeyh uçmaz mürit uçurur” sözü bu noktada sözde kahramanların yüceliklerini anlatmakla gerçek olur.
Hakikati görmek biraz da nasip işidir. Toplumun ifsadına da sebep olan bu tiplere yardımcı olmak, destek olmak da vebaldir. Şüphesiz ki her şeyi hakkıyla bilen Allah’tır.
Muhabbetle…