Her karne tatili hak eder

Abone Ol
Bir eğitim öğretim yılının daha sonuna gelmiş bulunuyoruz. Günümüz dünyasında çocuklar kadar ailelerde artık eğitim sisteminin içine yerleşmiş durumda. Tam da bu yüzden karne günü; mutlu, heyecanlı, kıpır kıpır ebeveynler yanında buruk, tatsız ve nasıl davranacağını bilemeyen aileler de var.



“Karne” kavramı çocukların üzerinde sadece başarı noktasında değil tüm benliğine indirgenen bir hal almaya başladığı takdirde yaşanan olumsuz tablolarla başa çıkmak güçleşecektir. Özellikle yaz tatili boyunca kurslar, ek dersler çocuğunuza yaptığınız işkenceyle sınırlı kalacaktır. Halbuki ‘tatil’ dediğimizde kimsenin aklına bunlar gelmez. Hepimiz bu bilinçteysek o zaman gerektiği gibi davranmalıyız.



Tabi ki çocuğumuzla var olan karne üzerine analiz yaparak değerlendirmede bulunacağız. Öncelikli olarak ortaya çıkan başarısızlığın ardındaki nedenler üzerine yoğunlaşmamız gerekmektedir. Unutmayın başarı nasıl ki sadece çocuğun davranışlarıyla bitmiyorsa (öğretmen, aile, arkadaşlar, yaşam olayları vs. etkenler) başarısızlığın tek sorumlusu da çocuğunuz değildir.



‘Karnene baktığımda başarında bazı düşüşler söz konusu. Sence bu neden kaynaklanmış olabilir? Sebeplerini konuşmaya ne dersin?’ gibi soru cümleleriyle konuşma başlatılmalı ve verilen cevaplar bir kağıda yazılarak; üzerinde tek tek durulması sağlanmalıdır.



Gerekli analizleri yaptıktan sonra tatil için de aynı şekilde neler yapılmalı konusu görüşülmelidir. Bu memleketi ziyaret etmek, sporsal aktivitelere yönelmek, farklı bir şehre gitmek ya da sosyal becerileri geliştirecek faaliyetleri kapsayan programları seçmeye kadar uzanabilir. Çeşitli nedenlerden dolayı tatile gitme durumu söz konusu değilse zamanı en iyi şekilde değerlendirmek birinci önceliğiniz olmalıdır. Bunlar; ailece vakit geçirmek, ev içinde tüm bireylerin katıldığı oyunlar oynama, kitap okuma saatleri, parkta ebeveynlerle birlikte temiz hava alınması, çocukların oyun alanlarında oyun oynaması, etkinlik içeren merkezlere göndermek vb gibi sıralanabilir. Özellikle evlerde bilgisayara mahkum olunmamalı olabildiğince çocuklar bilgisayar oyunlarından uzaklaştırılmalıdır.



GÖSTERİŞLİ HEDİYELER VERMEYİN



“Bunun yanında güzel karnelerin de gösterişli hediyelerle değil maneviyatı yüksek davranışlarla desteklenmesi gerekmektedir. Unutmamak lazım ki çocuğumuzun dersini çalışması bir sorumluluktur. Büyük hediyeler rüşvetçi - şantajcı çocuk yetiştirmemize sebep olur. Bu da karne hediyesinin size ceza olarak dönmesinden başka bir şey değildir.
Sonuç olarak; Ebeveyn olarak hepimizin aklında birer çocuk profili bulunmaktadır. Akıllı, bilgili, çalışkan, girişken, iyi gibi uzayıp giden bir liste… Yalnız şöyle bir sorunumuz var ki bizler model olduğumuz çocuklara karşı bu meziyetleri sergilememekteyiz. Aslında temel inancımız zamanında bizim ulaşamadığımız hedeflere çocuklarımızın vararak bizleri gerçekleştirmesi ve bu doğrultuda hayatını devam ettirmesidir. Şunu göz ardı etmememiz gerekir ki; her ne kadar karşımızdaki çocuğumuz olsa da onun da düşünceleri, duyguları, değerleri ve hedefleri var. Biz onların gölgesi değil seçtiği yolda ışık olmalıyız. Şimdiden hepinizin güzel, neşeli, hatırası bol tatiller geçirmesi dileğiyle..