Gençlikte 19 Mayıs Heyecanı Kalmamış

Abone Ol

Vay be nerelerden nereye geldik.
19 Mayıs tatil mi? Tatil olacak mı? Tatil olsunda evde oturalım mı? Kutlasak ne olur ? Kutlamazsak ne olur ? 19 Mayısta ne oldu ki ? vs…
Coşku ve heyecanla kutlamasını ve anmasını yaptığımız 19 Mayıs Atatürk'ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı’nda geldiğimiz nokta çokta iç açıcı değil.
Tamam geçen yıldan bu yana dünyayı ve ülkemizi kasıp kavuran Covid 19 Pandemisi var. Çıkıp sokaklarda ve alanlarda kutlama yapacak halimiz yok.
Ama gönüllerimizde yüreklerimizde, coşkuyla kutlayalım.
Evlerimizi ve sokaklarımızı bayraklarla donatarak kutlayalım.
Her türlü iş için kullandığımız Sosyal medya mecralarımızı kullanarak kutlayalım. Bize bu işgal edilmiş ülkeyi özgürleştirip yaşanacak bir vatan olarak armağan etmek için canla başla uğraşıp mücadele eden Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşlarını anarak kutlayalım.
Belediye anons sistemlerinde marşlar çalarak kutlayalım.
19 Mayıs 1919 tarihi Mustafa Kemal Atatürk’ün Bandırma Vapuru ile zorlu ve tehlike bir yolculuk yaptıktan sonra sadece Samsuna ayak bastığı bir yerden ve tarihten ibaret değildir. Her şeyden önce vatan topraklarının tamamen özgürleştirilmesi için Atatürk önderliğinde vatanseverler ve silah arkadaşlarıyla beraber ülkemiz üzerine serpilen özgürlük tohumlarının yeşermeye başladığı çok değerli kadim bir gündür. Türkiye Cumhuriyeti için dönüm noktası olan milli mücadelenin başladığı itilaf devletlerine karşı ilk adımın atıldığı Kurtuluş Savaşının başladığı bir gündür.
Atatürk’ü Anma Gençlik ve Spor Bayramı; geleceğimiz ve umudumuz olan gençlere, genç beyin ve çağdaş girişimci fikirlere verilen önem ile spor ve disiplinli kendini geliştirecek sporculara affedilmiş olan özgürlüğün ve kurtuluşun simgesi olan bir bayramdır Bu nedenle canla başla kutlanılması ve anması yapılması gereken çok önemli bir bayramdır.
Ama günümüz gençliği izlenen yanlış politikalar, işsizlik sorunu, geçim derdi, mezun olduğu dallarda çalışamamanın verdiği sıkıntı, yetersiz eğitim ve kültürel yozlaşma ile birlikte geçmişimizi unutmaya başlamakta. İşte bu nedenle bu tür önem arz eden kutlama ve anmalara yeterince veya hiç katılmamakta.
Tehlike çanları daha fazla çalmadan; vatanını seven, geçmişini unutmayan, eğitimli, disiplinli, iş ve geçinme derdi olmayan, gelecekten umudunu yitirmeyen, yarın ne olacağım düşünmeyen milli duygular içinde yetişen gençlere sahip olmak için daha fazla çaba sarf edip gerekli alt yapılarla beraber farklı politikalar izlenmelidir.
Sağlıcakla kalın….