Günümüzde seyahat hareketlerini etkileyen en önemli faktörlerden biri ülkelerin izlediği dış politikalardır. Özellikle iletişim ağlarının çok geliştiği günümüzde alınan kararlar he ne kadar ulusal çıkarlarla açıklansa da olumlu yada olumsuz etkilerini göstermekte ve ülkeler arası ilişkilerin seyahat hareketlerini yönlendirdiği görülmektedir.
Özellikle yakınlığı nedeni ile kaynak pazarlarımız olan Avrupa ülkeleri ile ekonomik , siyasal ve hukuki ilişkilerimizde dengenin gözetilmesi ve oluşabilecek olumsuz durumların önceden kestirilmesi gerekmektedir. Atılan yanlış bir adım, söylenen yanlış bir söz başta turizm sektörü olmak üzere ciddi krizlere yol açabilir..
“Dış politikada yaşanan gerginlikler sürekli bir hal aldığında bunun olumsuz etkisinin seyahat hareketlerine yansıması kaçınılmazdır. “
Bir taraftan bakıldığında zor bir coğrafyada yer alan Türkiye uygulayacağı dış politika stratejilerinde özellikle ekonomiye katkısı düşünüldüğünde Turizm sektörünü de dikkate alması büyük önem taşımaktadır. Ayrıca seyahat hareketlerinin getirdiği enerji, kültürel etkileşimler, yakınlaşmalar ülkenin kendisini anlatması için bir fırsattır ve dış politikada bir araç olarak kullanılabilir.
Seyahat hareketleri toplumların birbirlerini daha yakından tanımasını kolaylaştırır, önyargıların kalkmasına sebep olur ve ilişkilerin sağlıklı bir zeminde olmasına katkı sunar..
Ancak zaman zaman yaşadığımız örnekler ki bunu en son “10 büyükelçi “ olayında yaşadık, tam tersi toplumları birbirinden uzaklaştırıcı etkilerde yapabilir. Bu seyahat hareketlerini olumsuz etkileyeceği gibi kendimizi anlatmakta ki zorluğumuzu da arttırır. Siyasi açıdan içeride elde edilmesi düşünülen faydalar resmin geneline baktığımızda ortaya çıkan hasarın yanında önemsiz kalır ve hasarın giderilmesi zaman alabilir.
Kuşkusuz ülke çıkarları önemlidir ancak dış politikada dengenin korunması da yaratacağı sonuçlar düşünüldüğünde hassasiyeti gerektirir.
“Seyahat hareketlerinin ekonomik faydasının farkında olan ülkelerin bunu caydırıcı bir silah olarak kullandığı örnekler zaman zaman karşımıza çıkmaktadır. “
Evet coğrafyamızın bize verdiği kültürel, tarihi ve doğal zenginliklerimiz bizim ciddi bir avantajımız olarak görünmektedir ancak kaynak pazar olarak adlandırdığımız ülkelerle olan ilişkilerimizde bu zincirin vazgeçilmez bir parçasıdır, belirleyicisidir..