Antalya’da son altı ayda yaşanan 5 büyüklüğüne varan depremler, kentte inşaat alanındaki zemin etüt çalışmalarının nasıl yapıldığına dair soruları gündeme getirdi. Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Jeoloji Mühendisleri Odası Antalya Şube Başkanı Mustafa Karancı, binaların güvenliği için zemin etütlerinin önemine işaret ederek, bu çalışmaların yapımı ve denetimindeki eksikliklere dikkat çekti.
Karancı, mevzuata göre binaların özelliklerine uygun şekilde sondaj yapılması gerektiğini belirtirken, belediyelerin bu konuda çoğu zaman yalnızca bir kuyudan video talep ettiğini, bazen bu videonun dahi istenmediğini ifade etti. Tüm kuyuların incelenmesi ve her birinin videolarının düzenli şekilde sunulması gerektiğini belirtti.
KADRO EKSİKLİĞİ
Antalya'nın 19 ilçesinin yaklaşık 11-12'sinde jeoloji mühendisi bulunmadığını söyleyen Karancı, bu durumun yapı ruhsatlarının verilmesi ve zemin etütlerinin denetlenmesinde eksikliklere yol açtığını vurguladı. Raporların, jeoloji mühendisleri yerine teknikerler veya başka birimlerde değerlendirilmesinin denetimde yetersizliklere neden olduğunu ifade etti.
ÖNEMLİ UYARI
Müteahhitlerin çoğunlukla estetiğe önem verirken güvenlik konusunda yeterince özen göstermediğini söyleyen Karancı, sondaj maliyetinin demir maliyetinden daha düşük olduğuna dikkat çekti. Bu aşamada yapılacak küçük tasarrufların büyük riskler oluşturabileceğini belirtti. Kaş ilçesinde, kaçak yapılaşma nedeniyle zemin etütleri yapılmadan inşa edilen binalara dikkat çeken Karancı, bu yapılarda yaşayanlar için heyelan riskinin büyük bir tehdit oluşturduğunu dile getirdi.
KİRLİLİK RİSKİ
Altıntaş bölgesinde altyapı planlaması yapılmadan başlanan inşaat çalışmalarının yeraltı suyunu kirletme tehlikesi taşıdığını belirten Karancı, travertenlerin gözenekli yapısının kirletici unsurların yeraltı suyuna kolayca ulaşmasına yol açabileceğini söyledi. Foseptik çukurların bu suya karışmasının tespit edildiğini belirten Karancı, bölgede önlem alınması gerektiğini vurguladı. -Haber Merkezi
