Pasifik kökenli olan ve son yıllarda Akdeniz sularında yaygınlaşan istilacı aslan balığı, deniz ekosistemini tehdit etmeye devam ediyor. Türkiye kıyılarında da hızla çoğalan bu türle ilgili Alanya Posta Medya’ya açıklamalarda bulunan aslan balığı avcısı Samet Alabacak, bu istilacı türle Alanya’da gerçekleştirdiği mücadelesinin hem de yakaladığı rekor aslan balığı avı hakkında çarpıcı detaylar paylaştı.
“EKOSİSTEMİ TEHDİT EDİYOR”
Alabacak, aslan balığının istilacı bir tür olduğunu ve okyanuslardan Akdeniz sularına, oradan da Türkiye kıyılarına kadar ulaştığını belirterek, "Pasifik kökenli bu balık, bulunduğu bölgede yiyebileceği tüm balıkları tüketebilen bir canlıdır ve bu nedenle denizlerimizin ekosistemini ciddi anlamda etkileyen bir türdür. Bu tehdidi fark ederek üniversitelerle işbirliği yaparak çalışmalarımıza başladık” diye konuştu. Aslan balığına ek olarak deniz kestanesi ve balon balığı gibi türlerin de kontrol altına alınmasına yönelik projeler yürüttüklerini vurgulayan Alabacak, bu türlerin popülasyonlarının hızlı bir şekilde arttığına dikkat çekti.
ASLAN BALIĞI AVINDA TÜRKİYE REKORU
Alabacak, yakaladığı 1 kilo 647 gram ağırlığındaki aslan balığı ile Türkiye'de şu ana kadar tespit edilen en büyük aslan balığını avladığını belirtti. Alabacak, "Bu konuda Türkiye'deki ilk rekoru biz kırdık. Daha önce de bir rekorum olmuştu, ancak farklı türler olduğu ve kilogramlar arasında farklar bulunduğu için bunu paylaşmamıştık. Çünkü aslan balığı 11 farklı türe sahip bir balık. Ilıman sularda büyüyen ve en çok Türkiye sularında rastlanan türlerden biri" ifadelerini kullandı. Alabacak, aslan balığı avcılarıyla sürekli iletişim halinde olduğunu ve kendi yakaladığı balığı görenlerin de bu rekoru teyit ettiğini belirterek, “Evet, şu an rekorun bizde olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim” dedi.
ÜNİVERSİTELERLE İŞBİRLİŞİ VE FARKINDALIK ÇALIŞMALARI
Aslan balığı popülasyonunu kontrol altına almak adına birçok etkinlik düzenlediklerini ve üniversitelerle işbirliği yaptıklarını belirten Alabacak, “Çeşitli keşif çalışmaları yaparak, başka türlerin Türkiye sularına gelip gelmediğini de kontrol ediyoruz. Şu ana kadar popülasyonu en hızlı artan ve yayılımını en çok hızlandıran tür aslan balığı oldu. Mücadeleye devam edeceğiz çünkü denizlerimizde bu istilacı türlerin çoğalması ekosistemi olumsuz etkiliyor” dedi.
“AVCILARIN DİKKATLİ OLMASI ŞART”
Alabacak, aslan balığının tıpkı balon balığı gibi zehirli bir tür olduğunu ve bu balıkla temasın ciddi riskler barındırdığını da vurgulayarak, "Aslan balığı yılda 4 defa yumurta bırakabilen bir balık olduğu için çok fazla protein salgılar. Özellikle bu dönemlerde yakalanıp insan vücuduna temas ederse ciddi bir risk oluşturur. İlk müdahale olarak sıcak su uygulanması gerekir ve kişinin derhal hastaneye gitmesi önemlidir. Çünkü vücutta bir alerji varsa, bu durum kalbe zarar verebilir. Avcıların bu balığı avlarken çok dikkatli olması gerekiyor. Bilinçsiz bir şekilde av yapmaktan kaçınılmalı" dedi.
“LEZZETLİ AMA TEHLİKELİ”
Pişirme ve tüketim konusuna da değinen Alabacak, aslan balığının lezzetli bir balık olduğunu ve küçük balıklarla beslendiği için yağlı ve lezzetli bir ete sahip olduğunu belirtti. Alabacak, "İster kızartma, ister haşlama, ister fırında; her türlü tüketilebilecek bir balık. Çiğ olarak da farklı menülerde yer alabilir" dedi. Alabacak, aslan balığının balon balığı gibi bir eğitim gerektirmediğini, çünkü aslan balığının zehrinin bu kadar etkili olmadığını ifade ederek, "Balon balığı, iç organlarındaki toksin nedeniyle öldürücü olabilir. Bu yüzden pişirilmesi için özel bir eğitim gerekiyor. Ancak aslan balığında böyle bir eğitim gerekmiyor" diye konuştu.
FARKINDALIK İÇİN TADIM ETKİNLİKLERİ
Alabacak, üniversitelerle işbirliği yaparak düzenlediği tadım etkinlikleriyle, aslan balığına karşı farkındalık yaratmayı hedeflediğini belirterek, “İnsanları bilgilendirmek ve bu balığın ekosistemdeki popülasyonunu azaltmak adına çeşitli çalışmalar yapıyoruz. Aslan balığı yakaladığımızda çevremizdeki insanlara ikram ediyor ve tadım etkinlikleri düzenliyoruz” dedi. -Alkın BİRİCİK
