Çocukların bedensel ve zihinsel gelişimleri okul çağında devam etmektedir. Bu sebeple olumsuz bir beslenme biçimi ve sağlıksız gıdaların alımı halinde çocukların bedensel ve zihinsel gelişimleri olumsuz etkilenebilir. Kalıcı bozukluk ve hastalıklar oluşabilir. Ders başarıları ve sosyal uyumları kötü etkilenebilir. Hem eğitimcilerin hem de velilerin çocukların sağlıklı beslenmeleri konusunda çok dikkatli olmaları gerekmektedir. Bu konuları çocuklarla sürekli olarak, anlayacakları biçimde konuşmalı ve onların sağlıklı beslenme için ikna olmaları sağlanmalıdır. Daha sonra çocuklarımızın yedikleri hususunda takipçi olmalı ve sağlıklı beslenmede süreklilik kazanmaları için yardım etmeliyiz. Okullarda son yıllarda sağlıklı beslenmeye dair birçok konu müfredata eklenmiştir. Bu konular erken yaştan itibaren çocuklara anlatılmaktadır. Okul kantinlerinde ciddi düzenlemelere gidilerek sağlıksız yiyecek ve içeceklerin satılması büyük ölçüde önlenmiştir. Fakat gerek çevresel faktörler, gerek reklamlar, gerekse fast-food kültürünün yaygınlığı okul dışında yenilen yemeklerin sağlıklı olması konusunda bizi endişeye sevk etmektedir. Okulların çoğunun tam gün eğitim vermesi öğlen arasında yemek ihtiyacını ortaya çıkarmaktadır. Maalesef ki, okulların çok az bir kısmında tabloid usulü ve ev yemeği kıvamında sağlıklı yemek imkanı bulunmaktadır. Geriye kalan okullarda okuyan öğrenciler genellikle öğlen yemeklerini dışarıda yemektedir. Öğrencilerin yemek yediği mekanların tercihinde ise bazen fiyat düşüklüğü ön planda tutulmaktadır. Düşük fiyatlı yemek arayışı sonucunda kalite ve sağlık yönünden endişe oluşturabilecek yemek seçenekleri ortaya çıkabilmektedir. Bir diğer ciddi sorun ise dışarıda hızlı ve hazır yemeklerle beslenmenin alışkanlık haline gelmesi ve çocukların evde yapılan sağlıklı yemeklerden soğumaları durumudur. Bir kısmı düşük kaliteli olabilen okul çocuklarına dönük üretilen yiyeceklerin ve bunları satan işletmelerin aynen okul kantinleri gibi sıkı bir denetime alınması gerekmektedir. Hijyen, malzeme kalitesi, el yıkama imkanları, mutfak şartları ve benzeri hususlar öğrencilere yiyecek satışı yapan tüm işletmelerde sıkıca ve sürekli olarak denetlenmelidir. Çözüm için; mümkünse okullarda sağlıklı yemek yapımı ve servisi imkânı zorlanmalıdır. Değilse, öğrencilerin evden sağlıklı öğlen yemeği götürmeleri temin edilebilir. Veliler, sağlıklı ve temiz sandviçler, pratik bir takım yiyecekler, uygun kaplar içinde salatalar, meyveler, çerezler, kuru meyve gibi atıştırmalıklar ve içeceklerle çocukları özendirip öğlen yemeklerini evden götürmelerini sağlamalıdır. Bu durum çocukların ruh ve beden sağlıkları, sosyal uyumları, zihinsel gelişimleri ve ders başarıları için çok önemlidir. Bunların hiçbirisi mümkün olmazsa, çocukların temiz ve kaliteli bir mekânda, yetecek kadar az ve öz yemeleri için gereken fedakârlık yapılmaya çalışılmalıdır. Çocuklarımızın yemek yediği işletmelerin; eti nereden aldığından, mutfak temizliğine ve ortam hijyenine kadar velilerimiz tarafından da incelenmelidir. Aksi takdirde, içeriğinden ve hazırlanma şartlarından dolayı; aşırı işlenmiş, çeşitli katkı maddeleri içeren, enerji içeriği ve kan şekerini yükseltme hızı aşırı yüksek, akrilamid gibi kanserojen maddeleri yüksek miktarda barındıran, yüksek fruktozlu mısır şurubu gibi tatlandırıcıları yüksek miktarda bulundurabilen yiyecek ve içecekler çocuklarımızın önüne gelecektir. Bunların sonucunda çocuklarımız fazla kilo, obezite (aşırı şişmanlık), diyabet (şeker hastalığı), kalp-damar hastalıkları, kanser, davranış bozuklukları, dikkat bozuklukları gibi bedensel ve ruhsal birçok hastalık riskinde artışla karşı karşıya kalabilirler. Bu konu hepimiz için çok önemlidir. Baskıda olan ‘Beslenme Biyokimyası’ ve ‘70 Adımda Sağlıklı Beslenme’ isimli iki kitabımda bu konuları çok detaylı anlattım. Bir an önce elinize ulaşması dileklerimle. Çocuklarınızla birlikte ailece sağlıklı kalmanız dileklerimle.