Çay ve derelerimiz heba olmasın

Abone Ol


        Tabiatın bize armağan ettiği birçok güzelliği doğasında barındıran Alanya betonun hakimiyeti altında ezilerek bir çok doğal güzelliğini kaybetme noktasına gelmiştir…
        Bu tabiat güzelliklerinden olup bölgemizde yer alan, içme ve sulama suyuyla, endemik balık türleriyle, elektrik üretmesiyle ve turizme hizmet etmesiyle ekonomisi ve doğasıyla yararlandığımız bazı çay ve derelerin her yaz döneminde olduğu gibi son zamanlardaki görüntüleri hiç iç açıcı değil.  Genel olarak görüntü kirliliğinin  yaşandığı bu yerler suların denize aktığı yerden bir kaç Km içerlere kadar olan bölümlerde yaşanmaktadır.  
   Hepsinin Toros dağlarından doğarak serin sularını Akdeniz’e bıraktığı bu akarsulara örnekler verecek olursak;
Dim Vadisinde yer alan barajı ve piknik yerleriyle ünlü Dimçay’ı, 
Yaz kış suyu hiç azalmayan Manavgat Alanya sınırında yer alan Uçan Su Şelalesi ile ünlü Alara Çayı, 
Türkler’de oteller bölgesine can veren Kargı Çayı, 
merkezde Oba Mahallesinde yer alan Alanya’nın ilk elektrik santraline ev sahipliği yapmış piknik yerleriyle Oba Çayı, 
Demirtaş’ta yer alan Sedre Çayı ve irili ufaklı birçok dere bakımsızlıktan viran olmuş durumdadır.
      Kanunen tüm dere ve akarsu yataklarının mülkiyeti devlete ait olmasına rağmen yeterinde bakım ve ıslah çalışmasının yapılmaması nedeniyle birçoğu kirlenerek veya yosun işgaline maruz kalarak bataklık görüntüsüne bürünmüştür. 
     Keza zamanında yapılan ıslahlarında beton veya taş duvardan ibaret olup sadece taşkın önleme maksatlı yapılmış setlerden oluşmaktadır.  Bu şekilde yapılan yerlerin ıslahından sonrada bir çok canlı türünün yaşam alanları yok olarak türleri azalmış veya yok olmuşlardır.
      Devlet Su İşlerinin bakım ve sorumluluğunda yapılan ıslah  ve temizleme çalışmalarının acilen yapılarak Oba çayı ve Dimçay’ı gibi merkezi konumda olan yerlere öncelik verilerek  biran önce başlanması gerekmektedir.
Tabi bu çalışmalar yapılırken de  ekolojik dengeyi koruyan, doğaya zarar vermeyen insanları rahatsız etmeyen, doğal yaşamı bitirmeyen, bilimin ışığında ve işin ehli tarafından yapılan çalışmalar olmalıdır. 
    Bu gibi çalışmalarda başta belediyeler, üniversiteler ve sivil toplum kuruluşları hem baskı yaparak, hem katkı sunarak, hem gündem yaratarak, hem de işin içinde yer alarak Alanya’mıza en iyi katkıyı sunmalıdırlar.
      Bu haftalıkta hayırlısı olsun diyerek noktamızı koyalım. 
Kalın sağlıcakla…