Arslan, "Gıda sektöründe olduğu gibi lavanta yağında da taklit ve tağşiş maalesef yaygınlaştı. Artık gerçek lavanta yerine sentetik esanslar kullanılıyor. Bu durum hem tüketici sağlığını tehdit ediyor hem de sektörün itibarını zedeliyor" dedi. Kaçak üretim yapan yerlerin de sektöre büyük zarar verdiğini söyleyen Arslan, "Bu durum sadece bireylerin sağlığını değil, aynı zamanda çevreyi de tehdit ediyor" diye ekledi.
Lavanta yağının, kozmetik, ilaç ve aromaterapi gibi birçok alanda kullanıldığını belirten Arslan, sahte ürünlerin bu alanlarda ciddi sorunlara yol açabileceğini vurguladı. "Tüketiciler, satın aldıkları lavanta yağının kalitesinden emin olmak için güvenilir markaları tercih etmeli ve ürünlerin sertifikalarını kontrol etmelidirler" dedi.
Sektörün geleceği hakkında konuşan Arslan, "Lavanta üretimi, ülkemiz için önemli bir potansiyel taşıyor. Ancak sahtekarlık ve kaçak üretimle mücadele edilmezse bu potansiyel heba olabilir. Biz üreticiler olarak bu sürecin bir parçasıyız ve tüketicilerle birlikte daha iyi bir gelecek için çalışmalıyız" dedi. -Haber Merkezi