Aile hekimleri, performans kriterlerine dayalı yeni yönetmeliğe karşı 6 Aralık'a kadar iş bıraktı. Açıklamada, 1 Kasım 2024'te yürürlüğe giren "Aile Hekimliği Ödeme ve Sözleşme Yönetmeliği"nin çalışanlara yönelik ağır maddeler içerdiği belirtilerek, Sağlık Bakanlığı'na yönetmeliğin geri çekilmesi için çağrıda bulunuldu.
İlçe Sağlık Müdürlüğü önünde Hekim Birliği Sendika Başkanı Mehmet Ulusan ve sendika üyeleri tarafından yapılan açıklamada, “ Biz hekimler ve sağlık profesyonelleri, yıllardır hastalarımızın derdine derman olmaya çalışırken kendi dertlerimizi hep erteledik. Ancak artık dayanacak gücümüz kalmadı.
Sürekli koşan ama bir türlü hedefe varamayan koşucular gibiyiz. İster istemez sormadan edemiyoruz: Hekimler tükenmeden, sağlık sistemi iflas etmeden, bu sorunları çözmek için daha ne kadar bekleyeceğiz? 2-6 Aralık tarihleri arasında gerçekleştireceğimiz iş bırakma eylemi, çaresizliğimizin değil, çözüm için bir çığlığın ifadesidir.
Bu eylemle, hem hekimlik mesleğinin onurunu hem de halkımızın hak ettiği sağlık hizmetlerini savunmak için sesimizi yükseltiyoruz. Çünkü bizler bu ülkenin hekimleri olarak artık yalnızca sorumluluklarımızı değil, haklarımızı da korumak için buradayız.
“EMEĞE SAYGI GÖSTERİN”
Aile Hekimlerine Reva Görülen “Eziyet Yönetmeliği” Aile hekimleri, koruyucu sağlık hizmetlerinin temel taşıdır. Ancak, “Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği” adı altındaki düzenlemeler, hekimlerin esas görevi olan hasta sağlığına odaklanmasını imkânsız hale getirmektedir. Günümüzün büyük bir kısmını gereksiz raporlar, formlar ve bürokratik yükler arasında harcıyoruz.
Bu süreç, ne halkın sağlık hizmetine erişimine ne de hekimlerin meslek onuruna hizmet etmektedir. Hastalarımızı iyileştirmek için zaman ayırmayı biz de özlüyoruz. Ancak “ceza yönetmeliği” olarak bilinen bu uygulamalar, mesleğimizi adeta bir cezaya dönüştürüyor. Sağlık Bakanlığı’na açıkça sesleniyoruz: Bu düzenlemeleri geri çekin ve hekimin emeğine saygı gösterin!
"TÜKENMİŞLİK VE ÜCRET ADALETSİZLİĞİ"
Hekimlik mesleği yalnızca bilgi ve fedakârlık gerektirmez; aynı zamanda maddi ve manevi, tatmini de hak eder. Ancak hekimlerin maaşları yıllardır enflasyon karşısında erimekte ve geçim sıkıntısı, mesleki sorumluluklarımızın önüne geçmektedir.
32-36 saatlik nöbetler, ardından dinlenmeden çalışmaya devam etmek zorunda kalmak, tükenmişliği artırıyor. Hekimlik gibi yüksek sorumluluk gerektiren bir mesleği bu şartlarda sürdürmek imkânsız hale gelmiştir.
Sağlıkta Şiddet Sona Ersin Sağlıkta şiddet, hekimlerin karşı karşıya olduğu en büyük tehlikelerden biri haline geldi. Bir gün sağ salim hastaneden eve dönebilmek lüks sayılmaya başladı. Bu sorunun çözümü, yalnızca caydırıcı yasal önlemlerle mümkün olabilir. Yetkilileri bir kez daha göreve çağırıyoruz: Sağlıkta şiddeti durdurun, sağlık çalışanlarını koruyun!
"ŞARTLAR AĞIRLAŞTIRILDI"
Ekipman eksiklikleri, yetersiz insan kaynağı ve artan iş yükü, hekimlerin mesleklerini hakkıyla yerine getirmesini engelliyor. Bir malzeme bulabilmek için koşuşturan hekimlerin, tedavi süreçlerine nasıl odaklanması beklenebilir? Bu koşullarda en büyük zarar gören, halkın sağlık hizmetine erişim hakkıdır.
Bunun dışında, Tek kalem maaş talebimizin karşılanmaması maaşlarımızın 5 farklı kalemde hesaplanması uygulamasının devam etmesi, total gelirimizin yarıdan fazlasının anayasal hakkımız olan dinlenme hakkına aykırı olarak izin kullanmamız durumunda kesilmesi, adaletsiz vergi oranlarının güncellenmesi taleplerimizin karşılanmaması, bir gecede çıkan hukuka aykırı ve mobbing amacıyla yapılan geçici görevlendirmelerin devam etmesi, adaletsiz nöbet ücretleri, ek ödeme adaletsizlikleri, bilimsellikten uzak olarak oluşturulan MHRS baskısı ve muayene baskısı, YÖK ve Sağlık Bakanlığı arasındaki özlük hakları farklılıklar gibi nedeni ile üyelerimizin maddi ve manevi hakları zedelenmeye devam etmesi sebebiyle anayasal hakkımız olan iş bırakma eylemini icra ediyoruz.
“EYLEM SÜRECİNDE SAĞLIK HİZMETLERİMİZ DEVAM EDECEK”
Eylem süresince, acil servisler, yoğun bakım üniteleri ve onkoloji hastaları gibi kritik sağlık hizmetleri kesintisiz devam edecektir. Amacımız halkımızı mağdur etmek değil, daha iyi bir sağlık sistemine kavuşmalarını sağlamaktır.
"SONUÇ ALANA KADAR KARARLIYIZ"
Mesleğimizi ve ülkemizi seviyoruz. Ancak hem biz hekimlerin hem de toplumun sağlık hizmetlerinden eşit şekilde yararlanabilmesi için bu sorunların çözülmesi şarttır. Sağlık sistemi sağlıklı bir yapıya kavuşana kadar kararlılıkla mücadele edeceğiz” dedi. -Fatma Bedia UYAR